10 Eylül 2009 Perşembe

STOKE OF WARCRAFT


















Bizde meşhur bir terim var biliyorsunuz. "Kolej takımı". Gollerden sonra egzantrik bir sevinç türü icat edince, beraber sinemaya gidince, futbolculardan birisi antrenmana çocuğunu, öbürü köpeğini getiriyorsa, o köpekten mutlaka korkan başka futbolcu çıkıyorsa, eğlence gırla gidiyorsa, takımın saha içinde aldığı sonuçlar da başarılı olunca, tak, damga vuruluyor. "Kolej takımı". Halbuki kolej takımı her zaman iyi takımdır diye bir şey yoktur. Gerçi zamanında Çavuşoğlu Koleji çok fena takımdı, Hidayet'li kadrosuyla bizim Haydarpaşa Lisesi'nin 94-10 yenmişlikleri vardır. Neyse efendim, teknik adamların ve kulüp idarecilerinin futbolcuların arasındaki dayanışmayı artırmak ve basına "birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için" mesajını vermek için yaptıkları aktiviteler var. Beraber sinemaya gitmek Türkiye'de en çok uygulananı. Any Given Sunday'den çıkmış Ali Eren'in Cameron Diaz da tillah hatun ha bakışlarını bilirim. İkinci sırada mangal partisi geliyor. Olmadı eski futbolcunun gömlekçisinin açılışı. Bunun yurt dışındaki örnekleri de çok fazla değil. Bizdeki mangal onlardaki barbekü partisi. Roy Keane'in de Sunderland'lı futbolcuları rafting, atıcılık, dağ bisikleti aktivitelerine götürmüşlüğü var. Ondan sonra da takım iflah olmadı zaten. Bir de son yıllarda peydah olan PS turnuvaları var. Bu akım, Türkiye'ye de sıçardı, zaman zaman genç oyuncuların evlerde buluşup PES turnuvaları çevirdiğini duyuyoruz. Stoke City bu işi bir adım ileri götüren takımlardan.

Tuncay Şanlı'nın takımı Stoke City'li oyuncular görünüşe bakılırsa, bu toplu aktivite olayını sanal ortama taşımışlar. Antrenmanlardan sonra akşamları online Gears Of War ve Call Of Duty'e vermişler kendilerini. Teknik direktör Tony Pulis'in de hadiseden haberi var. Takımın oyuncularından Liam Lawrence, "oyun içi chat ortamında da aynen sahadaki gibi birbirimizle konuşuyoruz, bu bizim aramızdaki dayanışmayı artırıyor" demiş. Dayanışmayı artırır mı bilemem de ben oyunları pek beğenmedim. Oraya bir WoW atsalar hiç fena olmazmış. Gerçi Warcraft'ı online oynayan adamın ne maça gidesi gelir ne de antrenmana çıkası. Bir anda "no-life" adama dönüşüverir. Tuncay bu oyunları oynamış mıdır, oynarsa performansı ne olur bilemem. Aslında bizim futbolcular da bu işe girse fena olmaz. Fatih Terim, No One Lives Forever'ın online versiyonunu oynasa biraz feyz alır belki. Sabri Sarıoğlu'na böyle şeyler karmaşık gelebilir. Kendisine River Raid'i öneriyorum.

7 yorum:

Unknown dedi ki...

Sabri'yi river raid kesmez bi wizard of wor yakışır ona

Mete dedi ki...

bence pac-man'den baslasın :)

CaRtMaNtR dedi ki...

sabriye tetris bile fazla gelir :D

alchoburn dedi ki...

florya'dan kaçıp internet cafe'ye koşan bir sabri canlandı gözümde. hatta kolunun altında da fem dershanelerinin klasörü falan.

Majesty dedi ki...

Bu Sabri işinin suyu çıktı gibi...

Northx dedi ki...

/silly

Serhat Öztürk dedi ki...

sabri'ye kimin ne diyeceği çok önemli değil de river raid'e laf söyletmem arkadaş... değil mi şu yaşıma geldim hala o oyunda 150,000 puan barajını aşamadım, benim gözümde river raid'den daha "komplike" bir oyun yoktur :)