SAÇI KISA AKLI DA KISA

Daha önce Afrika futbolunda voodoo büyüsünün önemi konulu yazılar yazmıştık aslında. Şimdi nasıl her Japon çocuk, hiç eğitim almasa da uçan tekmeyi tüm dünya çocuklarından daha iyi atıyor, nasıl her Brezilyalı çocuk hiç eğitim almasa da sörf yapmayı diğer dünya çocuklarından daha iyi biliyor, nasıl her Türk çocuğu hiç eğitim almasa da maç kuyruğunda nasıl kaynak yapılır her milletten daha iyi biliyor, Afrikalı da voodoo büyüsünü biliyor işte. Çocuk babadan öyle yetişiyor zaten. O yüzden en Avrupa'lı Afrikalı oyuncuda bile bu numaralar vardır. Geçtiğimiz yıl Drogba, Chelsea-Barcelona maçı bittiğinde Norveç'li hakem Ovrebo'ya ayağında terlikle öyle bir bakıyordu ki tamam dedim, aslına dönüyor şimdi kokarcaya döndürecek adamı. Mali'li Coulibaly'nin, Adana Demirspor ve Gaziantep'te oynarken maç öncesi kale direklerine işediği söylenirdi. Voodoo büyüsünü iyi bildiği ve her maç öncesi takım arkadaşlarına iksir içirdiği de diğer söylentiler arasındaydı. Dolayısıyla Afrika'da büyü-futbol ilişkisi hiç bitmez aslında. Bu seferki hikayenin içine büyü değil batıl inanç da girmiş ve ve cinsel ayrımcılığa kadar gitmiş.

Zimbabwe'nin başkenti Harare'nin takımı Dynamos FC ülke tarihinin en başarılı takımı. 18 şampiyonlukla ülke tarihinde bu alanda lider durumdalar. Ancak bu sene ligdeki durumları pek iyi gitmiyor. Son olarak kendi evlerinde Monomotapa United'a yenilerek, lider (bir başka Harare takımı), Gunners FC'nin 2 puan gerisine düştüler, üstelik Gunners'ın iki maçı da eksik. Peki bu gidişin kabahatini kimde bulmuşlar. Takımın 32 yaşındaki kadın fizyoterapisti Abigail Munikwa'da. Kovmuşlar kadını görevinden. Sebep daha beter. Dynamos taraftarları kulübün her zaman taraftarlardan kaynaklanan sihirli bir gücü olduğuna inanıyorlar. Buraya kadar zaten bir absürdlük var, bir de kulübede bir kadının bulunmasının uğursuzluk getirdiğini ve takımın sahaya yansıtacağı güçleri engellediğini ileri sürmüşler. Kadıncağız dün takımın kamp yaptığı otele gitmiş check-in için. Resepsiyon görevlisi "alamayız içeri bağğyan" deyince aramış kulübü, öğrenmiş ki 11 tane eşek kadar adamın ligdeki kötü performansının sebebi kendisiymiş. Taraftarlar ve kulüp başkanı bir toplantı yapıp kadıncağınız kötü gidişin sorumlusu olduğuna karar vermişler. O da isyan etmiş tabii "beni sanki sokaktan toplamışlar gibi davranıyorlar, halbuki ben Rugby milli takımının da terapistiyim" diye. Munikwa ile beraber teknik direktör Elvis Chiweshe, yardımcısı Tonderai Ndiraya da görevden alındı. İsterse alayını görevden alsınlar, bu kafayla ancak kabile düzeninde yaşamaya devam ederler. Ligin başına "premier" yazınca "işte premier lig bu" olmuyor her zaman...