1 Aralık 2009 Salı

YAKTIN BENİ HENRY
















Henry'nin elinin FIFA'nın başına açtığı dertler bitmedi. Biliyorsunuz maç sonrası dünya üzerindeki bazı futbolseverler Platini ve Blatter'in elele verip Fransa'yı dünya kupasına götürmek için ince bir ayar çektiklerini konuştular. Böyle bir hadise olduğunu sanmıyorum, böyle bir yanlış kararla İrlanda'yı infaz etmek için, ecel terleri dökülen bir 90 dakikadan sonra, uzatma dakikalarının beklendiğini iddia etmekle , 3 sene önce Oscar Cordoba'nın Hasan Kabze'den (90'a doğru giden) ikinci golü yemek için 91. dakikayı beklediğini iddia etmek aynı zihniyetin ürünü haline geliyor ve ikisi de çok komik oluyor. Varsayalım komplo teorisyenlerinin dediği doğru ve Blatter, Platini'ye uyup İrlanda'nın ipini çekti, o zaman da size söyleyeyim pişman olmuştur, zira öyle alenen çektiler ki başları dertten kurtulmadı. Görmezden de gelemiyorlar hadiseyi, görülecek gibi de değil zaten. Önce İrlanda maç tekrarı istedi. Reddettiler. Ardından Thierry Henry çıkıp "keşke maç tekrar oynansa" açıklaması yaptı ama o tabii, 5-0 kazandığı maçtan sonra rakip için "aslında onlar da kaliteli takım" açıklamasının sahteliğinden öteye geçmedi. Bir de üstüne üstlük Patrice Evra çıkıp "ne lanetlemesi, Henry'nin heykeli dikilmeli" gibi laflar edince varolan tepki giderek arttı. Benim bu konudaki görüşlerim bellidir, daha önce belirttik birkaç kez.

FIFA'nın gündemindeki yeni konu İrlanda'nın yeni başvurusu. Bu sefer de "kupaya 33. takım olarak katılalım" dediler. Buyurun buradan tüttürün. Blatter de adamlar düpedüz haklı olduğu için hiçbir şey diyemiyor tabii. Ne söyleseler "peki görüşeceğiz" diyor ama o da biliyor ki İrlanda lehine bu saatten sonra bir karar çıkarsa futbol dünyası kaousun içine düşer. Zira daha önce de belirttiğimiz gibi hukukta "emsal" diye bir kavram var. Yazılı hukukta karşılığı bulunmayan benzer olaylarda alınmış kararlar bir süre sonra içtihat haline geliyor. Yani örnek verirsek, eğer İrlanda, haksızlığa uğradığı gerekçesi ile 33. takım olarak kupaya dahil edilirse, bundan sonra veya 2010 elemelerinde yanlış kararlarla kupadan olan her takım kuyruğa girebilir. Misal (Blatter'in de belirttiği gibi) Kosta Rika da Uruguay'a Amerika kıtası play-off maçında, ofsayttan atılmış bir golle elendiği için "ben de 34. takım olayım" diye ortaya çıkabilir. Bu yüzden bu teklif de kabul edilmeyecek tabii.

FIFA İrlanda'nın bu talebinin görüşüldüğü toplantıda ayrıca, milli maçlarda da beşinci ve altıncı hakem uygulamasına geçilmesi, maçlarda video desteğinin kullanılması, bu tür hareketlerde bulunan oyunculara ağır cezalar verilmesi gibi konuları da görüşüyor. Büyük ihtimalle ilave hakem uygulaması 1-2 sene içinde milli maçlara da girecek. Blatter şimdilik "teknolojiyi, futbolun insani yüzünü iyice geri plana atacak şekilde kullanma taraftarı değilim" diyerek video destekli karar alma teklifine sıcak bakmıyor. İrlanda futbol federasyonu ise tam "buraya kadar geldik elimiz boş gitmeyelim" modunda, hazır yakaladık bir şey koparalım diyorlar. 33. takım teklifi yatınca, "o zaman bizi 2014 Dünya Kupası elemeleri kura çekiminde ilk torbaya atın" teklifi ile gidecekler.















Bu arada işin Henry tarafında da yeni bir hadise var. Geçen hafta elektrik süpürgesi olayını anlatmıştık. Hatta olayı konuşurken, Henry'i Roger Federer ve Tiger Woods ile birlikte reklamlarında oynatan Gilette firması Fransız'ı şimdilik reklamlardan çekmeyi düşünmüyor demiştik. Çekmediler ama reklamlara bir makyaj yaptılar. Firmanın Fransa'da kullandığı posterlerde, normalde Henry'nin (Gallas'a asisti öncesinde topu kontrol ettiği) sol elinde tuttuğu top yokoldu, Henry'nin eli cebine girdi. Tabii Federer elinde raketle, Woods golf sopası ile dururken Henry bostan korkuluğu gibi dikilince acaip oldu ama ne yapsınlar...

4 yorum:

S.B dedi ki...

Fifa nezdinde tekelleşmiş futbol markaları ve sponsorlarının ciddi ciddi Dünya kupası ve daha alt turnuvala ne kadar önem verdiği bir gerçek. Konuya bir de İrlanda'nın forma yapımcısı ve Fransa'nın forma yapımcısı ve sponsoru çerçevesinde eleştirirsek çok irrite edici sonuçlarla karşılaşırız.

Bugün Adidas'ın Dünya kupasından elde edeceği tahmini reklam geliri 630 milyon euro iken, Nike'ın tahmini geliri 380 milyon euro.

Fransayı çıkarıp, İrlandayı eklemiyoruz. Eklesek daha farklı olur tabi.

QuaresmA dedi ki...

o zaman ben de 96-97 sezonunda sergen'in frikiğini elle kesen vanspor'lu oyuncu sebebiyle kaçan şampiyonluğumuzu isterim arkadaş..

hem o gol olsa, şampiyon olsak, fatih terim kovulsa, uefa kupası alınmasa, her galatasaraylı futbol muhabbetinin bi yerinden "ama uefa ku.." diye girmese, fatih terim uefa kupası'nın kredisiyle milli takım'ın başına geçmese, şimdi dünya kupası'nda olsak..

of ulan of :)

Ayberk dedi ki...

Sozkonusu Vanspor macinin oynandigi ligin 19. haftasina 45 puanli Galatasaray, 41 puanli Trabzonspor ve 40 puanli Fenerbahce'nin arkasinda 38 puanla 4. sirada giren Besiktas'in, Fenerbahce'nin kazandigi, Galatasaray ve Trabzonspor'un birbiriyle oynayip berabere kaldigi bu haftada hakem tarafindan gaspedilen 2 puaniyla sampiyonlugunun calindigi iddiasi (Quaresma ozelinde degil, zira tum Besiktaslilar bunu iddia ediyor) sizce de komik degil mi? Merak edenler icin Besiktas'in o sezonu 82 puanli Galatasaray'in ardinda 74 puanla 2. olarak bitirdigini de belirteyim.

varol döken dedi ki...

ben reçeteyi verdim, ulaştırması senden artık daçmen...

kessinler henry'nin sol elini, fransa'nın ilk grup maçından önce hatta açılış seramonisinde böyle cancanlı kankanlı, mis gibi olsun...