Pazartesi günüydü aslında ama cumaya da filmleri atalım dedim. Bu arada hangi ülke olduğunu hatırlayamasam da bir yerde, 8 Martta kadınlara öğleden sonra tatilmiş onu öğrendim. Aslında biliyorsunuz bu Dünya Kadınlar Günü, Dünya Emekçi Kadınlar Günü'dür ve sosyalist bir hareketin ürünüdür. Yani aslında çıkış noktasında, Etiler'de yaşayan holding sahibinin hizmetçisinin yaptığı yemeklerle kendisini karşılayan karısına "
kadınlar günün kutlu olsun" demesi yoktu ama daha sonra yaygın olarak kutlanmaya başlandı. O, aslında hizmetçinin günüydü. Neyse...ben bu günün şerefine 10 tane filmi yazayım. Yalnız listeye şu bilindik "
kadınların dünyasına bir bakış" türü trendy feminen filmleri almadım. Boys on The Side, White Oleander gibi...
1-Piano: Ne Holly Hunter, Ne Jane Campion ne de Anna Paquin bu filmden daha iyi bir projede yer alamadılar.
2-Alien: Bunun neresi kadın filmi? O biçim kadın filmi. O korkunç yaratığın hakkından gelebilen ve dilinden anlayan tek kişi vardır evrende. Teğmen Ripley...Mantıklıdır, rahattır, pes etmez...İlk filmden son filme doğru geçirdiği karakter değişimi de gözlenmeli...
3-Jackie Brown: Çoğu kişi bu filmi zayıf bulur ama ben Tarantino filmografisinde Kill Bill'in arkasına yerleştiririm. Evet Jackie Brown'a karşı cinsten ufak bir yardım olmuştur ama polisinden azılı gangsterine herkesin hakkından gelmiştir.
4-Silence of The Lambs/Hannbial: Yine film boyunca olgunlaşan bir kadın karakter. Ajan Clarice Sterling, filmin başında demode ayakkabı ve küpeleriyle bir yamyamı ziyarete gider. Hannibal'ın sonunda ise onu yakalamak için kendini feda edecek kadar güçlüdür.
5-Monster: Metallica'nın Turn the Page videosunun film versiyonu diyorum bunda. Charlize Theron "
mankenden oyuncu olmaz" lafını tarihe gömer. Bu kadar iyi oynamasının sebebi belki de toplum karşısındaki o kırılgan imajından çıkmak için iyi bir fırsat yakalamış olmasıdır.
6-The Color Purple: Aynen Piano gibi, Whoopi Goldberg kariyerinin en doğru dürüst rolünü, bundan 25 yıl önce yakalamıştır. Spielberg'in adam gibi film yaptığı yıllar.
7-Misery: Eski hemşire Annie Wilkes, Paul Sheldon'un hayranıdır...Hayranlığını hafiften abartmıştır gerçi...Onun hayatını zindana çevirecek kadar.
8-American Psycho:
Bunun neresi kadın filmi diye soracaklar için, söyleyeyim yönetmeni Mary Harron. E bir dolu kadın yönetmenin çektiği erkekler dünyasına ait film varken neden bu? E çünkü American Psycho başka bir filmdir...Hip to be Square eşliğinde insan doğrayan bir adamı başka her filmde göremezsiniz.
9-Sympathy for Lady Vengeance: Yazdık daha
önce blogda. Müzikleri kurgusu, oyunculukları, insana kendi hisleriyle ilgili attığı tokatla şaheser niteliğinde bir film.
10-Uçurtmayı Vurmasınlar: % 90'ı kadınlardan oluşan müthiş oyuncu kadrosunun müthiş bir ders verdikleri film. İnciiiiiii...
7 yorum:
la pianiste. bence % 100 kadın filmi.
how make an american quilt
bulutları beklerken
piano teacher
fried green tomatoes
bence bunlar da listede olmalıydı.
yazsana switch'i, kafa göz dalacam banner'a!
Ay ben de Zuhal Olcay'ı, Haluk Bilginer'i felan beğeniyorum.
anna paquin true blood'da hayatının rolünü oynuyor, güneyli aksanı, egzotik havalarıyla tüm vampirlerin aklını başından alıyor...
son olarak precious eklendi tabi, ve bir de peki ya thelma & louise?!
satılan filmlerden
Thelma & Louise
Fried Green Tomatoes ve
How to Make An American Quilt
o başta saydığım feminen filmlere giriyor...çok hazzetmiyorum
La Pianiste'e eyvallah ama...
jackie brown ve misery 10/10'luk filmler...
Yorum Gönder