Hollandalılar hakkında eşimin bana ülkeye ilk geldiğim zaman söylediği şeyi her geçen gün görüyorum. Dışarıdan bu refaha ulaşmış, zengin ülkenin cömert insanlardan oluşan bir toplum olduğunu sanıyorsunuz ama öyle değildir. Hollandalılar 1 sentin dahi hesabını yapan, 1 euroluk indirim için uzun kuyruklar oluşturan, parasının hesabını ay içinde 70 defa yapan insanlardır. Örneğin geçtiğimiz hafta sonu bir benzin istasyonu, benzinin fiyatını 15 sent indirdi. Yani örneğin 20 litre benzin alacak bir adam sadece 3 euro kâr edecekti. Aynı anda 4 arabanın doldurma işlemini yapabildiği istasyonda 25-30 araba duruyordu biz gittiğimizde. Eminim oradaki herkes daha fazla benzin alabilmek ve daha fazla kazanç sağlamak için depoyu tamamen boşaltıp gelmiştir. Marketlerdeki büyük, amblemli torbaların fiyatı sadece 10 senttir ama Hollandalılar ona para vermemek için kendi torbalarını kendileri götürürler markete.
Dick Advocaat'ın Belçika milli takımı hocalığından istifa etmesi bir hayli olaylı oldu. 2 hafta önce çok kısa geçmiştik yazının sonunda. Belçika futbol federasyonı kendilerini yarı yolda bırakan Advocaat'a o kadar sinirlendiler mi bu işi sonuna kadar kovalayacaklarını açıklayan kapsamlı bir basın toplantısı yaptılar ve toplantıda federasyonun tepedeki 3 adamı yer alıyordu. Özellikle Hollandalının, Hiddink'in Rusya'da bıraktığı koltuğa oturmak istediği ve bunu sırf para için yaptığı dedikoduları onları daha da hiddetlendirdi tabii. Advocaat da bu iddialara yanıt olarak "valla Hiddink'ten daha az para teklif ettiler, paragöz değilim" diye kendini savundu. Aralarındaki dava uzun sürecek büyük ihtimalle. Belçikalılar da milli takımın başına hem onların bu görevden tanıdığı hem de bize uzak olmayan bir adamı getirdi. Georges Leekens. 1992-93 sezonunda Trabzonspor'u çalıştırmış olan Leekens, Belçika Ligi takımlarından Kortrijk'ın başında şu anda. Ama federasyonun AZ-Belçika-Advocaat meselesinden ağzı yandı bir kere. O yüzden milli takımla beraber bir kulüp takımı çalıştırmasını istememişler. Leekens Kortrijk'tan istifa edecek. Belçika'nın 19 mayısta Bulgaristan'la bir hazırlık maçı var.
60 yaşındaki hoca, bundan önce 11 şubat 1997-18 ağustos 1999 arasında milli takım hocalığını yapmış, 29 maçta 10 galibiyet, 10 beraberlik ve 9 mağlubiyet almıştı.Bu 10 galibiyete 30 Nisan 1997'de, Ali Sami Yen Stadyumu'nda 3-1 mağlup olduğumuz maç da dahil. Söz konusu maçta Brezilya asıllı forvetleri Luis Oliveira 3 golün de altına imza atmış, İlker Yasin maç sırasında Hakan Şükür'ün kaçırdığı bir gol sonrası "ah Hakan ahh...elin Arabı golleri atarken biz kaçırıyoruz" diye serzenişte bulunmuştur.
3 yorum:
Mustafa Denizlinin kafa yediği maç değil mi?
markette plastik poşet almak yerine evden getirmek bana daha çok "ekolojik bilinç"le alakalı gibi gelmişti hep, ama o benim iyimserliğim de olabilir... ayrıca ben de kumaş torba götürüyorum markete...
valla bunlar kapıya gelen unicef, wwf falan gibi örgütlere kapıyı açmıyolar onu biliyorum :))
...nasıl ekolojik denge sevdalısı bilemem :)))
Yorum Gönder