23 Eylül 2011 Cuma

WILDERS, TÜRKİYE VE HAYVANLAR ALEMİ



Birkaç gündür Hollanda parlementosunda acaip işler dönüyor. Hollanda'nın artık tüm dünyaca tanınan İslam karşıtı politikacısı, Özgürlük Partisi (PVV: Partij Voor Vrijheid) başkanı Geert Wilders bu işlerin altındaki adam tabii ki. Kendisi hakkında birçok kez yazdık blogda. Tüm dünyayı İslamdan temizlemeyi kendisine görev edinmiş bu geniş alınlı arkadaş bir ara Yeşil Sol'un çok beğendiğim lideri Femke Halsema'nın baş rakibiydi. Şimdi ülkenin en büyük üçüncü partisi ve hükümetin de dışarıdan partneri olunca hedefi büyüttü ve direk İşçi Partisi başkanı, yahudi kökenli Job Cohen'e sarmaya başladı. İkilinin kıyasıya tartıştıkları birçok münazara mevcut. Wilders'ın ilk bombası, Cohen'e bu hafta içi , başbaşkan Mark Rutte'nin köpeği olduğunu söylemesiydi. Tabii doğrudan "köpek" kelimesi kullanılmadı ama aşağıdaki resimde göreceğiniz, traşlı köpekler için kullanılan "poedel" kelimesini kullandı. "Başbakan sokakta sizi yanınızda gezdiriyor, ağaçlara işemenize izin veriyor ama eve girdiğinizde patron o" şeklinde doğrudan Cohen'in üzerine geldi. Peki ne oldu? Tepki beklenmedik yerden geldi. Hollanda Poedel Kulübü yanına hayvanları da alıp Den Haag'da Wilders'ı eleştiren bir eylem düzenledi.

















Peki sonrası. O daha da ilginç. Başbakan Rutte konuşurken Wilders yine sahnedeydi. Rutte, Wilders'ın Recep Tayyip Erdoğan için "maymun" kelimesini kullandığını iddia etti. Bunun üzerine Wilders kürsüye geldi ve olayı açıkladı. Aslında bu lafı söyleyen Wilders değil, Yine PVV'den Raymond De Roon, bir dolu İslam ülkesine ziyaret yapan Erdoğan'ın iyi bir devlet adamı değil "İslam ve cihad yanlısı bir maymun" olduğu ileri sürdü. Ancak burada belirtilmesi gereken bir şey var ki bizim basın da bunu atladı. De Roon'un tam söyledikleri aslında bir mecaz. Bizde "maymun deliğinden çıktı ve adı da Tayyip Erdoğan" olarak çevrilebilecek ama aslında bir teşbih barındıran Hollanda deyimi. Yani adamın doğrudan Erdoğan'a "maymun" demesi gibi bir şey söz konusu değil. Mircea Lucescu'nun zamanında yaptığı meşhur "atlar-köpekler" atasözünün bir benzeri. Ancak Wilders suçlamayla karşı karşıya kalinca doğrudan kürsüye geldi ve ortalığı birbirine kattı. Söylenen cümlelerin içinden cımbızla bir lafın çekilmemesi gerektiğini söyledi, ancak Rutte ve partisi VVD milletvekilleri "sonuçta adama maymun dedin mi demedin mi?" diye üsteleyince de, Wilders'ın tepesi attı ve Başbakan Rutte'ya "kendine gel be adam" dedi (hadise 0:40'ta başlıyor). Ardından Rutte "asıl sen kendine gel, Türkiye'nin başbakanına maymun diyemezsin" diye cevap veriyor ve ortam kızışıyor. Bugün 2 parti lideri aralarında bir sorun olmadığını açıkladılar ama tüm Hollanda bu kahve ağzının meclise yakışıp yakışmadığını tartışıyor şimdi.



Kim "Fitna"yı Sokuyor Acaba?
Hitler Jr. Geliyor
Hitler Jr. Geliyor - 2
Hollanda Genel Seçimleri
Wilders Ne Oluyor Oran Buran Oynuyor

10 yorum:

outlaw dedi ki...

"poedel", tahmin ettiğim gibi "pudel" demekse, türkçesi "kaniş". (ki köpek demekten daha ağır.) :)

Flying Dutchman dedi ki...

evet evet kanis demememin sebebi sanirim bu buyuk olanlarak kanis denmiyor, kanis denince su kucukler geliyor aklima

yoksa ben mi yanlis biliyorum?

gmike dedi ki...

Bu konuşulanlar kahve ağzıysa bizimkilerın konuştuğu ne ağzı çok merak edıyorum.

Emre Kutluğ dedi ki...

Ben Wilders'ın tam olarak haksız olmadığına inanıyorum. Evet yaptığı tamamen ırkçılık, ona karşı duruşum çok keskin ama İslam'ı terör ve şiddete yakınsaması yalanlanabilecek bir durum değil.

outlaw dedi ki...

kaniş (fransızca "caniche") pudel/poedel'in tam karşılığı. sanırım türkiye'de küçük cinslerinin yaygınlığı bizim kaniş kelimesini duyunca öncelikli olarak küçük köpekleri düşünmemize yol açıyor.

(off, amma çok bilmişlik yaptım. :) )

berthelemy dedi ki...

Wilders'i ve partisini haklı gören Türkleri görünce iğreniyorum resmen.

Flying Dutchman dedi ki...

onu haklı gören Türkler genelde Türkiye'de yaşayan ergen ekşi sözlük gençliği. İslam'a sallıyor ya, ooo en büyük kahraman onlar için...adam bunları görünce "helal olsun sen de bizdensin, demek özgür düşüncenin değişmez savunucusun" diye sarılacak bize sanıyorlar, bilmiyorlar ki adam Türkleri insan sınıfına bile sokmuyor, ne düşündüğün ne dinlediğin umurunda değil...pasaportunda türk yazıyorsa tamam potansiyel düzen bozucusun...

Black Pearl dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Black Pearl dedi ki...

Poedel kopekten daha agir bir laf degil hollanda'da diyerek gereksiz tartismaya ben de katilmis oluyorum.

1% partinin politikasi ile senin dusuncen uyuyor diye o parti ve politikasi tamamen haksiz degil demek kadar sacma birsey gormedim. Bu MHP'nin pkk sorununda egilimden dolayi diger dusunceleriyle ilgilenmeden oy vermekten farki nedir?

Emre Kutluğ dedi ki...

Bende bir dönem Rotterdam'da yaşadığım için bu konuda konuşabiliyorum. Hollandalıları sevmeyen Türk, Türk'ü sevmeyen Hollandalı'dan daha fazladır.Biz o adamların yerinde yurdunda onları aşağılayan bir milletiz orada. Bende bu durumdan iğreniyorum.
Wilders olayı çok başka bir boyut. Kendisi kesinlikle adam değil, omurgasız bir alnı büyük. Zamanında Müslüman bir kız sevmiş, vermemişler, ondan böyle abuk sabuk konuşuyor geyiği çok dolanır. Ama Wilders'a tepki için başörtü takan erkek bürokratlarda gördükten sonra, biz Türklerin güzel insanlar Hollandalılar'a ne denli haksızlık ettiğimizi çok daha fazla anladım.

İlk yorumda bahsettiğim, Wilders tam olarak haksız değil lafının arkasındayım. Marukanlar ve Türkler, Surinamlılar ve Antillerden daha tehlikeli gözüküyor adamların gözünde.