EN KÖTÜ 10 ARMA

Kulüp armaları genelde o kulübün geçmişiyle, temsil ettiği zümreyle, takımın bulunduğu şehirle ve doğal olarak renklerle ilgili olabiliyor. Türkiye'de çok fazla simgesel logo kullanılmıyor. Genelde renklerin üzerinden giden basit logolar var. Örneğin Galatasaray'ın logosunu çok fazla beğendiğimi söyleyemem. Basit, göze goş gelen bir logo ama gördüğünüz anda size "vay be" dedirten bir logo değil. G ve S harflerinin basit bir kreasyonundan oluşuyor. Türk takımlarının logoları üzerine bir başka yazıda konuşmak lazım ama Mardinspor'un logosuna dikkat çekip listeye geçelim. Avrupa takımlarının sembolik logolarını andıran bir logosu var Mardinspor'un. St. Pauli'yle çok benzeyen bir logo anlayış olarak. Ender olarak görülen kulüp logosunda 2 dinin simgelerinin yer aldığı ve tarihi yapıların kullanıldığı logolar. Ama bazen sembol, geçmiş, şu bu her şey bir yana bırakılıp yaratıcılık açısından facialar da ortaya çıkabiliyor. Aşağıda bu şekilde derlediğimiz bir En Kötü 10 listesi var.

10-Columbus Crew: Son ABD Ligi şampiyonu. Tamam çalışan toplumsunuz, tamam takımın lakabı acaip şekilde "Amerika'nın En Çalışkan Takımı", ama böyle logo olur mu? Gazetelerin insan kaynakları sayfalarındaki, yeni eleman arayan finans kurumlarının reklamları gibi logo. Ayrıca her şeyi anladım da o kafadaki şapkalar nedir? Ama tabi Chicago Bulls boğa, Minnesota Timberwolves kurt, Toronto Raptors da dinozor resmi koyunca ABD takımı olduğundan "madem Crew 2-3 tane adam koyalım al sana Crew" demişler ama yok, maalesef takımın kendisi ile logosu arasında büyük uçurum var.

























9-TuS Koblenz: Ben bu logoyu görsem, Tıp fakültesi mezunu arkadaşlara "yeni Tıp Uzmanlık Sınavı açılıyor herhalde" diye haber yollarım. Yukarıda bahsettik Galatasaray'ın G ve S'si basit olan ama "vay be" dedirten bir logo değil diye. İşte "vay be" dedirten logo bu. Bana T,U ve S harflerini kombine et desen herhalde 356.764. tasarımda ancak ulaşırdım bu logoya. Takım Alman İkinci Ligi'nde mücadele ediyor ve kadrosunda kısa süre önce Trabzonspor ve Ankaraspor formaları giymiş Arnavut futbolcu Dokaj da var. İlaveten takımın renkleri mavi ve siyah. O kırmızı harfler neyin nesidir çözmüş değilim. Ayrıca bu logo araştırmasına girince anladım ki 45 derece döndürülmüş kare ya da dörtgenli logolar bir felaket oluyor. İlerleyen numaralarda göreceksiniz.


























8-FC Porto: Bu stil genelde İspanyol ve Portekiz takımlarında görülüyor. Armanın üstüne kralın tacını yerleştirdiğinizde zaten aşağı yukarı hangi ligin takımı olduğunuzu belli ediyorsunuz. Tamam da bunu Real Madrid, Real Sociedad, Real Betis gibi yapmak var bir de Porto gibi yapmak var. İnsanın bu kadar gözünü yoran bir arma az gördüm. İş taçla bitmiyor. Taçtan aşağı süzülen yapraklar ve kale surları, tacın üstündeki ejderha, dipteki madalya, futbol topunun üstündeki çapraz desenli işlemeler, ortadaki kalp...Üstelik logodaki ejderhanın rengi bir çok çizimde değiştiriliyor, zira yeşil Porto'nun ezeli rakiplerinden Sporting'in rengi. Bu logonun çok beğeneni var ama ben son derece karmaşık olduğunu düşünüyorum. Salvador Dali tablosu değil ki bu?















7-Red Bull Salzburg: Şimdi Bayer firması Bayer Leverkusen'in logosuna yazıldığında veya forma reklamı olduğunda bir sorun yok, aynı şey PSV ve Philipps için de geçerli. Ama bu her takıma adını veren sponsordan güzel logo olur anlamına gelmiyor ki. Avrupa futbolunun göbeğine NBA Action'dan bozma amblemi koyarsan ben de en kötü logolarda 7 numaraya koyarım. Bu firmanın Amerika'daki takımı da New York Red Bulls biliyorsunuz, ama orası ABD hadi, Columbus Crew'i görmüş ülke, o yüzden yine Red Bull'a lafımız yok ama Avrupa futbolunda aynı formül tutmaz. Üstelik mantık da saçma. Topa kafa atan iki kırmızı boğa. Aman ne yaratıcı. Ayrıca Salzburg'lu taraftarların da işi zor. Takımın adı önce SV Austria Salzburg'du. 1978'de SV Casino Salzburg, 1997'de SV Wüstenrot Salzburg oldu. 2005'ten beri de Red Bull. Her el değiştirmede logo da değişti ama emin olun en kötüsü bu.


















6-Hamburger SV: Bugüne kadar Hamburg'un adını duymasam, bana yukarıdaki resmi bir de bildiğimiz hamburger resmini koyup hangisi kulübün amblemi deseler samimi söylüyorum hamburger resmini seçerim. Bu logonun Hamburg'la bağlantısı nedir, ne alakası vardır, neyi sembol olarak alır bilemiyorum. Bana bağımsızlığını yeni ilan etmiş bir Afrika veya Antiller ülkesinin bayrağı gibi geliyor. Ayrıca 9 numarada söylemiştim Almanya'da dörtgen işine girdiğinizde felaket çıkıyor ortaya. Hayır şaşı bak şaşır şeklinde bir dava var da dikkatli bakınca Hamburg yazısı okunuyorsa söyleyin bilelim. Mutlaka arkasında bir hikayesi ve seçiliş felsefesi vardır ama ne olursa olsun, isterse Manas Destanı olsun listeye almadan duramazdım.






















5-Dunfermline Athletic FC : Zirveye yaklaştıkça iş daha feci bir hale geliyor. Ben bu logoya bakınca şunu anlıyorum. Dunfermline Athletic takımındaki futbolcular vampirlerden oluşuyor. "The House on the Haunted Hill" filminin afişi gibi. İyice anlaşılmaz olsun diye takımın adının da sadece baş harflerini yazmışlar. D.A.F.C..Ben bunu Deadly Assassins FC diye de anlayabilirim. İşin aslı şu, 1957'de Dunfermline Lisesi resim hocalarından Colin Dymock 11. yüzyılda İskoçların hükümdarı olan Malcolm Canmore'yi simgeleyen ve şehirde bulunan Malcolm Canmore Kulesi'ni simgeleyen bir logo çiziyor, logonun alt tarafındaki yeşillik de takımın stadı East End Park'ı simgeliyormuş, arkadaki mavi-siyah dekor ise Canmore'nin Dunfermline'de bulunan mezarına ev sahipliği yapan parkı. Okuyunca kulağa hoş geliyor ama görüntüsü..maalesef.














4-Amica Wronki: Topa kaf atan boğadan daha absürd ne olabilir? Evet Amica Wronki'nin top kontrol yeteneği yüksek kuşları. Şimdi karga diyeceğim, sarı ya da turuncu ayaklı karga hiç görmedim. O kuşa siz karar verin artık.Eric Cartman olsa bu logoya ya "lame" ya da "gay" derdi, o derece berbat bir logo. Ama o ilkokul 3. sınıf öğrencisi çizmiş gibi duran kuşları bir kenara bıraksanız bile arka plan da berbat. Amica yazısının tasarımı Commodore 64 zamanının bilgisayar oyunlarının logoları gibi. Her yönüyle çağ dışı bir logo. Kulübün ambleminin ilerleyen zamanla niteliğinin değişmemesi ve sağlam kalması gerekir. Burada eser yok.























3-Barnsley FC: "Yıldıztepe İlköğretim Okulu Geleneksel Müsameresi'ne Hoşgeldiniz". Bu logonun üzerine böyle yazasım geldi. Şehrin karakterini ambleme yansıtırsın anladım ama böyle mi yansıtırsın? Barnsley İngiliz ekonomisine kömür ve cam endüstrisiyle katkı yapan bir şehir. Gördüğünüz gibi kömürcü amca sağda, camcı abi solda. Latince ifade ise "Let us be judged by our acts" yani "bizi eylemlerimizle yargılayın" anlamına geliyor. Bu amblemi çizene Zonguldakspor amblemini gidip göstermek lazım. Basit. Bir balyoz, bir çekiç. O da kömür şehri Barnsley de. Ondan da anlıyorsun, bundan da, ama nasıl anlıyorsun. O mitolojik yaratığın işi nedir hiç çözemedim. Kömürcüler, çekiçler, camcılar, şişeler, acaip yaratıklar. Başta müsamere demiştim, değiştiriyorum, fantazi edebiyatı gibi. Barnsley Karanlığı Ejderhaları.


























2- Avenir Beggen: Evet inanılmaz gibi geliyor ama Luksemburg kulübünün logosu bu. Takımın lakabı Küçük Periler ya da Cinler. Şimdi bula bula bu periyi mi buldunuz diye sorasım geliyor. Biz nice peri gördük, Peter Pan'dan Tinkerbell, Pinokyo'da Mavi Peri...saymakla bitmez, hepsi ahu gibi güzel bayanlardı. Bu ne? Perilerin arasında en at hırsızı tipliyi bulup ambleme koymuşlar. Bir de yetmiyormuş gibi futbol topunun üstüne çıkarmışlar. Saftig zamanında Galatasaray bu takıma Şampiyonlar Ligi ön elemesinde toplam 9 gol atmıştı. Az atmışız, logoyu değiştirtene kadar atmamız lazımmış.
















1-FK Gigant Belene: Her listenin Yoda mertebesinde bir birincisi var. Bu listenin birincisi de Bulgaristan'dan çıktı. Bulgaristan 3. liginde mücadele ediyor takım. Zaten bu logoyla en fazla o ligde mücadele ederler. Bu kulübün kendi taraftarlarına yaptığını düşman yapmaz. Doğrudan rakip taraftarlar için tezahürat üretilmiş. Rakip taraftarlar çıkıp "ne domuzsunuz siiiiiz!!!" dese zavallılar boyunlarını önlerine eğip "doğrudur" diyecekler. Hayır illa domuz koyacaksanız Bebe filmindeki gibi sevimli beyaz bir tane koyun da yine kötünün iyisi diyelim, 1 numara olmayın. Bu resmen Hannibal filminde Anthony Hopkins'in Gary Oldman'ı yem ettiği yaban domuzlarından birisi. Hem illa bir hayvan koyacaksanız yunus koyun, kurt koyun, kartal koyun, hiç olmadı timsah koyun razıyız. Domuz nedir? Açık ara birinci.Otur.