7 Ağustos 2009 Cuma

IL CACCIATORE DEL MILAN















Huntelaar'ın Milan'a transferi Hollanda'da son 2 günün konusuydu elbet. 2 dünya markası arasında bir geçiş yaşadı Hengelo'lu adam. Bu transferle ilgili kısa yorumdan önce bir kaç istatistiki bilgi verelim. İlki Huntelaar'ın tüm kariyerini içeren bir grafik. Huntelaar 2004-05 sezonunda adım attığı profesyonel kariyerinde, Milan hariç 6 takımın formasını giydi. Forma şansı bulamadığı PSV, kiralandığı ilk takım De Graafschap, ilk patlamasını yaptığı AGOVV Apeldoorn, SC Heerenveen, Hollanda'nın zirvesine çıktığı Ajax ve Real Madrid. Bu takımların son dördünde ancak ağları görebilme başarısına erişti. Oynadığı toplam 203 lig maçında 143 gol attı ki bu da 0.70'lik bir ortalama demek. İşin içine play-off mücadeleleri, federasyon kupalarını ve Avrupa kupalarını da katınca toıplam 265 maçta 179 gole ulaşıyoruz ki bu da her 3 maçtan ikisinde golle buluşması demek Huntelaar'ın. Bu 179 golün takımlara göre dağılımı aşağıda. Son olarak PSV genç takımında, Hollanda genç milli takımlarında ve A milli takımda attığı golleri de koyarsak 314 maçta 212 gole ulaşıyoruz, bu da 0.68 ortalamaya denk geliyor.


















Tabi bu gollerin çok büyük bir çoğunluğu Hollanda Ligi gibi, defansif güvenliğin çok yüksek olmadığı maçların oynandığı bir ligde atılmış goller. Bununla beraber, Huntelaar'ın Real Madrid'e transfer olduğu gün yazdığımız El Cazador De Real Madrid isimli yazıdan bir alıntı yapalım. Huntelaar maç kötü giderken onu çevirebilecek, sazı eline alıp arkadaşlarını yönlendirebilecek, tüm takım kötü oynarken sivrilip oyunun kaderini değiştirecek, yenilgiyi kabullenmeyip ateşleyici karakterde olan bir oyuncu değil bunu belirtelim. Huntelaar sadece iyi bir forvet. Yani Ruud Van Nistelrooy'dan farklı bir oyuncu transfer etmedi Real. Hoş böyle bir oyuncu da aramıyorlar zaten. Modern futbolda Hollanda Ligi'nde yüksek sayıda goller attıktan sonra yurt dışında da bu sayıları tutturan adam sayısı fazla değil. Bu alanda en parlak rakamlara sahip Marco Van Basten'in bile Milan'da bir sezonda ulaştığı en yüksek rakam 25, ki Ajax'ta 35 gol ortalaması ile oynayan bir adamken. Eredivisie'nin son harika çocuklarının da Hollanda Ligi-yurt dışı ligleri gol ortalamaları pek farklı değil. Mateja Kezman (25-9), Ruud Van Nistelrooy (30-21), Afonso Alves (33-9). Buna en çok yaklaşan Jan Vennegoor of Hesselink oldu ki (20-20) onun transfer hattındaki Hollanda Ligi ve İskoçya Ligi kalite açısından çok çok farklı ligler değiller, hatta İskoç Ligi biraz daha aşağıda diyebiliriz. Dolayısıyla Huntelar'a da aynısı olacaktır. Real'de sezonda 20 gole ulaşması bile çok büyük başarı olur.

Böyle demişiz yaklaşık 8 ay önce. Şimdi Milan'da "avcı". Görüşlerimiz değişmedi. Üstelik Milan'ın bu yazdıklarımıza ilaveten ayrıca bazı özellikleri sebebiyle kötü bir seçim olduğunu düşünüyorum. Milan, kaynayan kazan gibi bir kulüp, devrecilik, eski-yeni ayrımı, kıdem gibi inanılmaz işler dönüyor takım kadrosunda. İtalyan gazeteleri Fatih Terim Milan'ın başında iken çıktığı ilk lig maçında, devreyi Brescia önünde 2-0 yenik kapatınca, ikinci yarıda Cosmin Contra'yı oyuna Costacurta ve Maldini'nin zorla sokturduğunu yazmışlardı. Bir de bu kaynayan kazana son bir kaç yıldaki saha içindeki başarısızlık eklendi. Hollanda'da parladıktan sonra Milan formasını giyen, Huntelaar tipindeki son forvet Jon Dahl Tomasson'un yedek kulübesinin müdavimi olduğunu unutmamak gerek. Dolayısıyla yukarıdaki tüm sepeler bir araya gelince bana Huntelaar hamlesi pek akılcı görünmüyor.

Huntelaar Milan'daki onbirinci Hollanda'lı oldu. 1987-88'de Milan'a transfer olan Marco Van Basten ve Ruud Gullit kulüp tarihinin ilk Hollanda'lı futbolcuları oldular. Onları bir sezon sonra Frank Rijkaard takip etti. Tüm Serie A tarihindeki otuzbirinci Hollanda'lı. Bu akım da 1949-50 sezonunda Inter'e transfer olan Faas Wilkesil başladı. Wilkes 3 sezon formasını giydiği Nerazzuriler adına 94 maçta 47 gol kaydetti. Milan'daki Hollandalılar ve performans listesi aşağıda. Listede bulunan Hervey Esajas hiç bir maça çıkmamasına rağmen İtalya Kupası maçları kadrosunda yer almıştı ki bu acaip adamın hikayesini yakında anlatacağız.

Oyuncu Süre Maç Gol
Marco van Basten 1987-1993 147 90
Winston Bogarde 1997/1998 3 0
Edgar Davids 1996-1997 19 0
Harvey Esajas* 2004-2005 0 0
Ruud Gullit 1987-1993, 1994/1995 125 38
Patrick Kluivert 1997/1998 27 6
Michael Reiziger 1996/1997 10 0
Frank Rijkaard 1988-1993 142 16
Clarence Seedorf 2002-...... 223 36
Jaap Stam 2004-2006 42 1

6 yorum:

Jordi Metal dedi ki...

Bu arada önümüzdeki sene Romanya 16.833 ve Rusya ise tam 10 puan kaybedecek haliyle bu sene takımlarımız gruplara firesiz kalırsa ve özellikle Sivas ve Trabzon 5'er puan toplarlarsa harika olur. Bu sene Fener ve bizim(GS) en az 12 puan toplayacağını düşünüyorum. Bjk ise düşeceği gruba göre en az 7-8 puan almalı.

sekerse tehlike dedi ki...

bu harvey seedorf'un kankası değilmiydi dutchman..

Her Yol Roma dedi ki...

Esajas'ta "*" var ancak açıklamaası unutulmuş gibi..

Flying Dutchman dedi ki...

@Her Yol Roma

yazıyı okuduğuna emin misin?

Her Yol Roma dedi ki...

yazıyı okuduğumdan eminim ama yıldız görünce altta da bi açıklama vardır diye şeyettim. kızmana gerek yoktu :))

Flying Dutchman dedi ki...

kızmadım yahu ne kızması :))
bir daha bak diye yazdım onu