Rise of the Amazons yazısını hatırlar mısınız bilmiyorum. Güneydoğu Londra kenti Dulwich'in takımı Fisher Athletic FC'nin 18 Şubat 2009 çarşamba günü Eastleigh ile oynadığı maçta takımın başında bir kadın vardı. Donna Powell. 27 yaşındaki Powell dünya futbol tarihinde bir futbol kulübünün A takımının başına geçen ilk kadın olmuştu böylece. Tabi bu bir günlük hocalığın hikayesi şöyleydi. Powell kulübün stadyumu Champion Hill'in turnikelerinden sorumlu bir operatör. Kulüp başkanı Martin Eede yaşanan mali sıkıntılara çare bulmak amacıyla "Be-The-Manager-For-The-Day" adında bir fikri ortaya atmış. Yani kulübe belli bir para yardımı yapan insanların 1 maçlığına takımın başına geçmesi. Fikri duyar duymaz harekete geçen Powell gönlünden 500 poundu çıkarıp bağışlayınca kulüp yetkilileri de "buyur kulübeye" demişler. Ancak Powell'ı belli ki bir günlük teknik direktörlük kesmemiş, bir süredir UEFA'nın açtığı hocalık kurslarına devam eden futbol sevdalısı bayanın B seviyeden diplomayı aldıktan sonra cumartesi günü, kulüpte daimi antrenör olarak işe başladığı resmen açıklandı. Kulübün basın sözcüsü, Türk asıllı Joe Arif, yaptığı açıklamada "İngiliz futbol kültürü çerçevesinde kadın-erkek ayrımı yapmadan herkese eşit fırsatların verilmesi yatıyor ve Fisher Athletic de bu amaca hizmet eden bir kulüp" şeklinde hadiseyi kısaca açıklamış. Powell ise, "azmin ve düzenli çalışmanın karşılığından baka bir şey değil bu" diyor. Şubat ayında bir gün süresince takımın başına geçtiğinde "bu akşam takım saçma sapan uzun toplarla oynamayacak, benim anlayışım olan kısa ayağa paslarla sonuca gitmeye çalışacağız" diye aba altından sopayı göstermişti. Bu çizgide giderse ülke tarihinin ilk tam zamanlı kadın teknik direktörü olabilir.
Bu haberden hareketle blog aleminin karşı cinsten futbol sevdalısı Geowyns'e de "MBA Action" diye bir mesaj yollayalım, o anlar. Tabi şubat ayındaki yazının sonuna da yazmıştık, buraya da not düşelim. Bu yazıyı yazan adamın doğduğu ülke hala "tribünde kadının ne işi var"ı tartışıyor. Siz tartışadurun....
4 yorum:
bunun benim için anlamı şudur: madem ingiltere'de böyle bir ortam var, o mba'a gidersem orada kalırım sanki. zira burada büyük kulüplerin beni alması saçma ve imkansız olurdu :) e akçaabat sebatspor da pek hevesli değildir herhalde "teknik kadın"a. fm bile sinir oluyor zaten bana :)
bi sabri'ye söz geçiremiyosun zaten :))
sen fazla geliyosun oralara, bu taraflara gel boşver, yarın bir gün Abramovich'in koltuğuna oturmak var
blog mu kriptotekst merkezi mi? ne oluyor kardeşim, biz de konuyu bilelim, belki bir yardımımız dokunur... sponsor oluruz ülkenin kadın teknik direktör adaylarına falan... beyin göçü falan çok umrumda değil de bayan göçünü önleyelim:)
O joe arif'in soyadi atesdagliysa yanarim, takima yanarim:)
gecen hafta sonu newingston park'a gittik mac yapmaya. 2-3 tane kizinda iclernde bulundugu bir grup top oynuyordu. İngilterede bayanlar futbola uyaniyor galiba.
Haa, pek beceremiyorlardi o ayri. Yinede bi yerden baslamak lazim degil mi.
Yorum Gönder