Kemal Sunal'ın Postacı filminde Erdal Özyağcılar'ı öpüşü geldi aklıma. Pazartesi sabahındaki elemeler yazısında çok kısa geçmiştik Asya elemelerinin play-off mücadelesini, zira dananın kuyruğu bu gece kopuyordu. Ama ne kopma oldu! Türkiye maçı bittiğinde Riyad'da dakikalar 75 civarıydı ve durum 1-1'di. İlk maçı kendi evinde 0-0 bitiren Bahreyn, Suudi Arabistan deplasmanında maçı gollü beraberliğe bağlamıştı. Maçın sonunda, ilginç şeyler olacağını tahmin ettiğim için döndüm o tarafa. İyi ki de dönmüşüm. Dakikalar 90'ı gösterdiğinde Suudi Arabistan hücumuydu. Çizgi üzerinden ceza sahasına çevrilen topu Hamad Al Montashari ağlara gönderdiğinde 89:57'yi gösteriyordu kronometre. Bahreyn'li futbolcular yıkıldılar. Suudi Arabistan tribünleri de yıkıldı ama olumlu anlamda. Bahreyn kalecisi Sayed Jaffer arkadaşlarını tek tek kaldırıp ileri gönderdi. Maç tekrar başladı, Bahreyn rakip kaleye yüklendi, önce bir kontra yediler, ardından 90+4'te bir korner kazandılar, top soldan ortalandı, oyuna 65'te giren Ismaeel Latif'in kafası Bahreyn'e ülke tarihinin ilk Dünya Kupası şansını getirdi. 2-2. 1994 yılından beri Arap Yarımadasında çeşitli takımlarda çalışan Çek teknik adam Milan Máčala 10 Ekim ve 14 Kasımda Yeni Zelanda ile yapılacak play-off maçlaırnı atlatırsa 66 yaşında kariyerinin zirvesine çıkacak.
ben gol tekrarlarının bu kadar abartıldığı başka bi yayın görmedim, 5 dakika boyunca 4 gol tekrarından için bayıldı. arap futbolseverlere allah sabır versin.
İş gereği Riyad'dayım. Kaldığımız otelde Bahreynli futbolcular da kaldı. Hatta bir önceki akşam adamlarla birlikte sahur yedik, adamlar maç günü de takımca oruç tutuyor, acımak yok :)
Tabii Suudi Arabistan-Bahreyn maçı sırasında ben buradaki bir Türk kahvesinde bizim Bosna maçını izlediğim için ne oldu-ne bitti haberim yok, gece 12-1 gibi sahur yerken bir baktım Bahreyn takımı da restoranda benimle birlikte, sevinçliler, gülüyorlar eğleniyorlar. Bir otel çalışanına sorup skoru öğrendim.
Bu sırada takımın 16 numarası da (http://en.wikipedia.org/wiki/Sayed_Mohamed_Adnan) yine restorandaki televizyondan maçı izliyor, adamla oturduk yarım saat muhabbet edip maçı izledik. Yaptığı hataları izlerken (bir yerde kendi kendine ofsayt tuzağı yapmaya çalışırken adamı kaçırdı mesela, gol olmadı) çok üzüldü, kendi kendine söylendi, İngilizce'si de fena değildi, Brezilyalı oyuncuların çokluğu nedeniyle Türkiye'de Fenerbahçe'yi tuttuğunu söyledi, Hamit'le Schalke zamanında bir kere karşı karşıya oynadığını ve çok iyi bi futbolcu olmasının yanında iyi de bi adam olduğunu söyledi :)
Maçı Bosna-Türkiye maçı nedeniyle izleyemediğimi söyleyince bana maçı ve özellikle son 2 dakikasını anlattı, tabii ki adama bizim Hırvatistan-Türkiye maçını hatırlattım, ve hatta bununla da kalmayıp efsanevi "du yu nov fatih teriimm" sorularını ve varyantlarını sordum-ettim :)
Yeni Zelanda konusunda hafif endişelilerdi, kendi aralarında garip bi şaka yapıyolardı, biri "veraryuform" (evet form) diyor, diğeri de "melbörn" diye cevap verip gülüyodu, top tekniklerinin yanında coğrafya da sıfır :)
Bu arada tüm takım restoranda terlik giyiyordu, İbrahim Üzülmez'in neden bu olaya karşı olduğunu anladım sanırım, hepsinin ayak parmakları mosmordu, içim acıdı, gazozuna oynamıyor adamlar tabii
abi ben bu arap spikerlerin centilmenliğine hastayım. golü Arabistan atıyor adam sevinçten havalarda, bahreyn atıyor yine havalarda anlamadım nereli. biz de olsa "evet, malesef top ağlarımızda. hadi çocuklar daha vakit var" türevinde düşük desibelden bir anons la geçilir
İngiltere'den Türkiye'ye arabayla yolculuk
-
“Hayatımda yediğim en iyi dondurmaydı” dedi Ozan. Ömrünün henüz 5 yıl 6
ayının geride kaldığını düşününce çok iddialı bir açıklama gibi
gelmeyebilir. Ama...
5 PAZARTESİ ŞARKISI
-
Günlerden yeni bir Pazartesi ve müzik yolculuğumuz devam ediyor. Bugün 5
şarkılık listemizde sevdiğimiz filmlerde kullanılmış ve her çaldığında o
filmi a...
İtidalimizin de Bir Hududu Var..
-
Kimi insan çok çabuk zıvanadan çıkar. Hemen atarlanır giderlenir. En küçük
bir hadisede gemileri yakar. Uçar, sokar, vurur, çakar. Ona sinirlenir,
buna ç...
Kafa ve Direk
-
Bu hafta Eyüp karşısında bir yan topa kafa vurabildik ve inanır mısınız
direkten döndü top. Neredeyse haftalar sonra kafayla gol atacaktık. İyi
şeylere ...
Galatasaray:3-2:Tottenham Hotspur
-
Ayaktopunu İngilizlerin icat edip, sömürgeler vasıtasıyla gittikleri
ülkelerde tanıtmaları sonrası geçen yıllarla birlikte her millet kendi
çapında bir ...
Meydan Okuma -2
-
Aziz Yıldırım’ın seçimdeki en büyük kozu olarak açıkladığı Jose Mourinho
projesi futbolseverlerin aklına bir başka Portekizli’yi getirmiş olabilir.
Bunda...
Start Finish: 2024 Suudi Arabistan GP
-
Dün itibariyle Max Verstappen'in pole alıp, kısa bir süre Lando
Norris'e kalan kısmı saymazsak, lider götürüp kazandığı bir yarışı daha
geride bı...
Sait Karafırtınalar: Paixao’yu aradık
-
*Altay Teknik Direktörü Sait Karafırtınalar, sarı kart cezası sebebiyle
karşılaşmada forma giyemeyen Portekizli golcüleri Paxiao’yu aradıklarını
söyledi....
Beşiktaş Neden Yapamadı?
-
Beşiktaş bir sezonun daha sonuna, son haftaya ulaşamadan geldi. Başarı ve
başarısızlık o kadar iç içe yaşandı ki bir hafta bile pek çok şeyi görmek
için ...
Real Madrid için ters giden neydi?
-
Real Madrid için şapkayı öne koyup düşünme vakti! Los Galacticos için
2014-2015 sezonu çoktan bitti. Yaşanan bir dizi hayal kırıklığının ardından
esas se...
Millilerden Güzel Prova
-
A Milli Takımımız, Lüksemburg'a konuk olduğu özel maçta Mevlüt ve Hakan
Çalhanoğlu'nun golleriyle sahadan 2-1'lik galibiyetle ayrıldı.
Maçın en ilginç özell...
Önce krampon, sonra performans
-
Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların
yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat
mücadeles...
Daha Büyük Bir Şey Kaybediyoruz
-
Kombine olayının nasıl olduğunu artık herkes biliyor. Şampiyonluk
kutlamasında çıkan olaylar sebebiyle Okul Açık tribününe kombine bilet
satışı kapatıldı....
-
*2014 BREZİLYA’NIN KÖTÜ ADAMLARI*
20. dünya kupasını geride bırakmak üzereyiz. Her dünya kupası ayakta
alkışlanan kahramanlara olduğu kadar büyük tepki ç...
Arsenal Kendine İnanıyor
-
Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici
galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm
bölüm saha...
Футбольное судейство
-
Здравствуйте, болельщик! Большие проблемы у нас с футбольным судейством, не
так ли? Человеческий фактор? Ясное дело — не без него, но главное не в нем.
Гла...
Yan Dükkana Taşındık
-
Elimde olan, olmayan birçok sebeple buraya yazı yazamayacak duruma
gelmiştim, elim biraz rahatlamışken dönüp tekrar yazmaya içim el vermedi. 4
senelik, bin...
Roberto Baggio
-
Roberto Baggio 700 maçlık kariyerinde 318 gol attı. 205 golle Serie A'nın
gelmiş geçmiş en golcü 5. futbolcusu. Üstelik bunu Serie A'nın Dünya'da
zirve n...
The Apprentice: Adam Kazandı
-
Yeniden başkan seçilen Donald Trump'ın gençliğindeki sıçrayış döneminin ve
bu sıçrayışta kendisine mentörlük eden Roy Cohn ile olan ilişkilerinin
anlatıl...
Yol Arkadaşları - 20
-
Serimizin 20. yazısı ile birlikte, aklımızda olan fakat hayata
geçiremediğimiz, öneri olarak da bloga iletilmiş olan Yol Arkadaşları
serisinin Spotify ça...
Haftanın Şarkısı 89 - Unshaken
-
Merhaba.
Nasılsınız?
2019'a da girdik valla. 2 hafta da geçmiş hatta. Zaman çabuk geçiyor değil
mi? 10. yıl yazısını yazmamın üzerinden bile 1,5 ay geçmiş...
2018 Yaz Konserleri Takvimi
-
*Son üç dört yıldır gittikçe zayıflayan bir etkinlik programı oluyordu yaz
aylarında. Bu sene şimdiden açıklanan konserler heyecan verici. Tabii
Türkiye ...
Lokasyon veriyorum
-
Kolombiya'ya gelisim cok tesaduftu. Gercekten. Yillar once Juju Bogota'dan
kart gondermisti. Bogota ne yaaa, nerelerde bu cocuk? demistim. Kapinin
arkasina...
Başka türlü bir şey
-
Büyümek pek çok macerayı, pek çok yolculuğu, rüyayı, kabusu, anıyı,
unutulmayacakları, unutulmak istenenleri, hafiflikleri, yükleri,
kirlenmeyi, lekes...
En İyi Kadınlar Son Kez İstanbul'da
-
*Süslenmişler püslenmişler, İstanbul'a gelmişler, ne de iyi etmişler.*
İstanbul bu hatunlara son kez hoşgeldiniz derken, bize de bu eşsiz
organizasyonun...
GROUND ZERO
-
İktisatçıların, meşreplerine göre, 2007/2008/2009 krizi adını verdiği
“şok”, medya-gündem kıskacına sıkışmış, ana damarını gündelik mücadelelerin
oluşturd...
Aloha'nın Simgeleri!
-
*28 Şubat-30 Mart tarihleri arasında farklı filmler izleyip,
farkındalığınızın artmasına engel olmak istemiyorsanız Dağ Filmleri
Festivalini sakın kaçırma...
Looper & Gordon-Levitt
-
Yukarıda izlediğiniz klip filmin kadrosu belirlenmeden önce farklı
filmlerden filme uygun kareler seçilerek hazırlanmış hayal niteliğinde bir
trailer. B...
Bıyıktay: İstediğimiz Oyunu Sahaya Yansıtamadık
-
Fin rakibinden iki maçta toplam 25 sayı fark yiyerek elenen Aliağa
Petkim’de koç Bıyıktay, maç sonunda istediklerini oyunu sahaya
yansıtamadıklarını söyled...
The Dark Knight Rises - Fragman
-
The Dark Knight Rises'dan beklediğimiz fragman sonunda karşımızda. Filmin
genel işleyişine hakim olmamızı sağlayan fragman, ağzımızın suyunu iyice
akıttı...
7 yorum:
bu latif benim 1-20 veren kuponumu yaktıya nedim ulan ben sana..öpüyorum seni latif "kafandan"
futbol tarihine geçer bu maç.
hakikaten efsane bi final olmuş.
arap spiker varken maça odaklanamıyorum ben.
ben gol tekrarlarının bu kadar abartıldığı başka bi yayın görmedim, 5 dakika boyunca 4 gol tekrarından için bayıldı. arap futbolseverlere allah sabır versin.
İş gereği Riyad'dayım. Kaldığımız otelde Bahreynli futbolcular da kaldı. Hatta bir önceki akşam adamlarla birlikte sahur yedik, adamlar maç günü de takımca oruç tutuyor, acımak yok :)
Tabii Suudi Arabistan-Bahreyn maçı sırasında ben buradaki bir Türk kahvesinde bizim Bosna maçını izlediğim için ne oldu-ne bitti haberim yok, gece 12-1 gibi sahur yerken bir baktım Bahreyn takımı da restoranda benimle birlikte, sevinçliler, gülüyorlar eğleniyorlar. Bir otel çalışanına sorup skoru öğrendim.
Bu sırada takımın 16 numarası da (http://en.wikipedia.org/wiki/Sayed_Mohamed_Adnan) yine restorandaki televizyondan maçı izliyor, adamla oturduk yarım saat muhabbet edip maçı izledik. Yaptığı hataları izlerken (bir yerde kendi kendine ofsayt tuzağı yapmaya çalışırken adamı kaçırdı mesela, gol olmadı) çok üzüldü, kendi kendine söylendi, İngilizce'si de fena değildi, Brezilyalı oyuncuların çokluğu nedeniyle Türkiye'de Fenerbahçe'yi tuttuğunu söyledi, Hamit'le Schalke zamanında bir kere karşı karşıya oynadığını ve çok iyi bi futbolcu olmasının yanında iyi de bi adam olduğunu söyledi :)
Maçı Bosna-Türkiye maçı nedeniyle izleyemediğimi söyleyince bana maçı ve özellikle son 2 dakikasını anlattı, tabii ki adama bizim Hırvatistan-Türkiye maçını hatırlattım, ve hatta bununla da kalmayıp efsanevi "du yu nov fatih teriimm" sorularını ve varyantlarını sordum-ettim :)
Yeni Zelanda konusunda hafif endişelilerdi, kendi aralarında garip bi şaka yapıyolardı, biri "veraryuform" (evet form) diyor, diğeri de "melbörn" diye cevap verip gülüyodu, top tekniklerinin yanında coğrafya da sıfır :)
Bu arada tüm takım restoranda terlik giyiyordu, İbrahim Üzülmez'in neden bu olaya karşı olduğunu anladım sanırım, hepsinin ayak parmakları mosmordu, içim acıdı, gazozuna oynamıyor adamlar tabii
abi ben bu arap spikerlerin centilmenliğine hastayım. golü Arabistan atıyor adam sevinçten havalarda, bahreyn atıyor yine havalarda anlamadım nereli.
biz de olsa "evet, malesef top ağlarımızda. hadi çocuklar daha vakit var" türevinde düşük desibelden bir anons la geçilir
Suudi Arabistan'ın ikinci golü 90:37'de geliyor yalnız, daha kötü :)
Yorum Gönder